Yetişkinlikte Eğlenmek
- Caner Çetin
- 3 Eki
- 3 dakikada okunur

Son sınıf bir psikoloji öğrencisi olarak yakın zamanda bir eğitim sürecimi daha tamamlayacağım. Üç senelik üniversite hayatım boyunca faklı şehirlerden, ülkelerden ve farklı bölümlerden insanlarla tanıştım. Tüm bunlar benim için çok keyifliydi. İnanıyorum ki, tüm zamanımda dolu dolu eğlendim. Dolu geçirdiğim her zamanda farklı bir deneyim elde ettim.
İtiraf etmeliyim ki en sevdiğim deneyimlerden biri tütün ürünleri kullanmak oldu. Nadir içmekle beraber değişen aromalarda sigaraları, farklı markaların sigaralarını ve elektronik sigaraları denedim. Sigara çeşitlerinden öte puro türevlerini de denediğimde puroların yapısını ve doğallığını daha fazla beğendiğimi fark ettim. Sigaradan daha ağır olan puroları denediğimde bünyemde bıraktıkları etkiler bazen beni zorlasa da bir an olsun keyif almadığımı söyleyemem. Sigaradan daima daha uzun süren, uzun soluklu bir serüven olmuştu. Farklı kalınlıklarda, uzunluklarda ve aromalarda puroları denediğimde hangi puroyu hangi şartlarda da içmem gerektiğini kavramış oldum. Yetişkinliğe doğru adım atarken tütün ürünleri kullanmak ve tüketmek için doğru yeri seçmek yetişkinlik eğlencem oldu.
Sigara üzerinden sohbet açmak ve yeni kişilerle tanışmak daima arkadaş edinmemde iyi bir kolaylaştırıcı olmuştur. Belki de tüm sigara içenler o an içinde diğer tüm sigara içen kişilerle birlikte bir aidiyet hissediyordur ve bu sebeple sigara içtiğinde arkadaş olmak kolaylaşıyordur. Muhtemelen doğru olmayan ama fikren insanı eğlendiren bir düşünce olabilir bu. Bugünlerde ise yeni birileriyle tanışmak bir noktada beni zorlamaya başladı. Her defasında iletişim kurmak için temel ilgi alanlarını öğrenmek gerekiyor ve bundan biraz yorulmuş durumdayım. Lise arkadaşlarımla ve ailemle eskisi kadar görüşememekten de biraz yorulmuş durumdayım. Üniversite hayatımda geçici ve sürekli değişen arkadaşlık bağlarından ötürü de yıpranmış hissetmekteyim. Bu halde yeni insanlarla sosyalleşmek bir eğlence olmayıp sadece sosyal ilişkilerin zorunluğu varlığını temsil eden bir yetişkinlik eylemi oldu. Yetişkinlik eğlencesi olarak artık tek başıma bir kafede oturmaya başladım. Kafelerde tek başıma kahve içiyor ve çeşitli yeni puro türevleri deniyorum. Sosyal ilişki ihtiyacımı karşılamak için bazen arkadaşlarımla buluşuyorum ancak artık çoğu mezun olduğu için eski arkadaşlarla denk geldikçe zaman geçiriyorum. Yirmili yaşlarda herkesin hayatta farklı bir gayesi olduğundan ötürü de bazen arkadaşlarımla buluşmak imkansız olabiliyor. Bir araya gelsek saatlerce ve günlerce sohbet edebileceğimiz arkadaşlarımla ortak bol bir zamanımız olmadığından ötürü kısa bir zaman aralığında derin olmayan sohbetler yapmaya başladım. Kısa ve yüzeysel sohbetler, yetişkin eğlencelerimden biri oldu.
Yetişkinlikte yitirdiğim bir yetenek ise kitap okuyabilme kabiliyetim. Daha fazla uyarana ve daha karmaşık sosyal ağlara maruz kaldıkça odaklanma kabiliyetim ile kitap okuyabilme yetilerimde düşüş oldu. Bir noktada bu düşüşe seviniyorum. Bu sayede yeni bir çevre içinde İngilizce'nin önemini kavradım. Böylelikle kendimi İngilizce okumaya zorladım ve dilimi geliştirdim. Dilimi geliştirdiğimde dilin sunduğu dünyada bambaşka bir dünya buldum ve dil araştırmalarına yöneldim. Şu an inanıyorum ki, dili kullanım biçimi tüm algımın sınırlılıklarını da belirliyor. Dil üzerine araştırmak bugün benim için yeni bir yetişkin eğlencesi oldu. Animasyon filmi seyretmek bugün benim için ayrıca bir yetişkin eğlencesi oldu. Özellikle Miyazaki'nin filmlerini seyretmekten büyük bir keyif aldım. Sahnelerinde yer alan nesnelerin birbiri içinde bir ahenk oluşturmasından büyüleniyorum. Çoğu filmini seyretmiş olmam lazım ve diyebilirim ki karakterler, olay örgüsü ve nesne çizimleri beni bambaşka bir dünyaya sürüklüyor. izlediğim her dakika böyle bir dünyanın var olduğunu düşünüyor ama benim o dünyada yer almadığını düşünüyorum. Karakterlerin samimi sözleri ve kibar yapıları beni animasyonun içine çekiyor. Tek başıma eğlenmenin bir yolunu da yemek yapmak olduğunu keşfettim. Yapabildiğim yemek çeşidi az olsa da süreçten büyük keyif aldığımı fark ettim. Evimde, kendime ait bir yerde bana ait malzemelerle ortaya yeni bir şey çıkartıyorum. Bu süreçten de haz aldığımı aynı şeyleri yemekten bıktığımda fark ettim. Aynı şeyleri tükettikçe o yemekler zevk vermemeye başladı. Ben de yeni yemek tariflerine yönelmek zorunda kaldım. Böylece farklı yemekler denemiş oldum. Son paragraf olarak, teknoloji olmasa kimseye erişemeyeceğimi düşünmeye başladım. Bu süreçten büyük zevk alsam da bazı noktalarda tükenmiş hissediyorum ve gerçek, canlı kanlı insanlarla görüşmeye dair büyük arzu hissediyorum. Bilgisayarda uzun saatler geçiren biri olarak her arkadaşımın değerinin farkındayım. Onlarla beraber zaman geçirmeyi seviyorum. Beraber yürüyüş yapmayı ve ortak olmayan hayatlarımızdan kesitler sunmayı seviyorum. İnsanlarda en sevdiğim eylem, onların beden hareketleri. Her biri kendini ifade etmek için farklı bir beden dili kullanıyor ve bunu gözlemlemeyi seviyorum.




Yorumlar